DEVLERİN SAHNESİ. DİMDER: NE YAPARSAN YAP AŞK İLE YAP

Gazeteciler genelde soğuk mizaca sahiptirler. Buz dağlarının arkasında korudukları başka bir dünya taşırlar içlerinde. Aşkları, sevdaları, duygusallıkları hep saklıdır. Çok nadir zamanlarda buz dağının o soğuk görüntüsü aralanır. İşte o an başlarsınız tanımaya.

Neden gazetecilerle başladım bilmiyorum yazıya. Devlerin aşkları da sevdaları da büyük olur derler. Hani o mavi gözlü bir devdir der Nazım hikmet. Dev gibi bir yüreğe sahip olmak anca sevdalanmakla olur. O büyük sevdayla yürünen her yol güzele koşan insanları buluşturur. Devlerin sahnelerinde sadece o büyük sevdalar barınabilir. Tıpkı bu gece Devlerin sahnesinde devleşen DİMDER gibi.

Ne yaparsan yap aşk ile yap. Aşk ile yürüyenlerin yollarında açan kır çiçekleri bir baharı taşır hep bize.

Korku!

Korku nedir bilir misiniz? Korku kaybetmektir. Endişe duymaktır amansız. Belki de göz yaşları o korkunun ürünüdür,yanaklarıma düşen.

Ağlamak bir insan hali ise evet bu akşam yanaklarıma düşen o insan halidir belki de.

Devlerin sahnesinde devleşen şarkıların mimarları bir şey öğretti bize. Ne yaparsan yap aşk ile yap. Senden öte olsun aşkın, senden ileri olsun. İşte Seher hoca bize bir şey öğretti aşk ile var olmayı. Aşk ile var olanların sahnesinde aşka bulandık. Uzaktan uzağa hayranlık beslerim Seher hocaya. Kültürü, sanat duruşu nezaketi cezbeder beni. Birde aşk ile ömrünü adadığı şarkıları.

Evet yazılacak çok duygu var, çok göz yaşı, çok kaygı var belki de. Ama ben bir şey öğrendim bu gece. Bu şarkıda burada ayakta olmalıyım dedi. Ne olursa olsun ayakta durduğu İzmir marşı. Ne olursa olsun bağırarak yüksek sesle söylediği aslında bir marş değil GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK sevdası bir aşktı. İşte o aşkı için yaşayanların sahnesiydi.

Dimder Devlerin sahnesinde aşk ile yürümeyi öğretti.