Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği’nden Açıklama Son günlerde bazı sosyal medya paylaşımlarında, mübadele ile Türkiye’ye gelen vatandaşlarımızı hedef alan ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik..
Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği’nden Açıklama
Son günlerde bazı sosyal medya paylaşımlarında, mübadele ile Türkiye’ye gelen vatandaşlarımızı hedef alan ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik asılsız ve yakışıksız ithamlar içeren söylemler tarafımızca büyük bir üzüntüyle takip edilmiştir. Kamuoyunu yanlış yönlendiren bu tür beyanlara karşı tarihsel gerçekleri hatırlatma zarureti doğmuştur.
1. 1923 Nüfus Mübadelesi, uluslararası geçerliliği olan bir devletler arası antlaşmadır.
Lozan Antlaşması çerçevesinde gerçekleştirilen bu mübadeleyle, Selanik ve çevresinden gelenler, Osmanlı vatandaşı, Müslüman ve Türk kimliğine sahip bireylerdir. Atalarımız bu topraklara zorunlu göçle gelmiş; yeni vatanlarında onurlu bir yaşam kurarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kalkınmasına kültürel, sosyal ve ekonomik açıdan büyük katkı sağlamışlardır. Bu insanlara “devşirme” gibi aşağılayıcı ifadelerle hitap edilmesi asla kabul edilemez.
2. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kökenine yönelik asılsız iddialar, tarihî gerçeklerle tamamen çelişmektedir.
Atatürk’ün ailesi, 14. yüzyılda Konya Karaman bölgesinden Rumeli’ye göç eden Yörük-Türkmen kökenli bir ailedir. Selanik doğumlu olması, onu bu milletin öz evladı olmaktan alıkoymaz. Bilakis, Osmanlı coğrafyasının eğitimli ve ilerici ikliminde yetişmiş bir lider olarak Cumhuriyetimizi kurmuş, bu topraklara bağımsızlık ve onur kazandırmıştır.
3. Toplumsal barışı ve birliği zedelemeye yönelik ayrımcı dil ve söylemler kabul edilemez.
Türkiye Cumhuriyeti, farklı bölgelerden gelen yurttaşların birlikte kurduğu, ortak emek ve fedakârlıkla büyüttüğü bir devlettir. Hiçbir vatandaşımız kökeni, yöresi ya da ailesi nedeniyle ötekileştirilemez. Bu ülke hepimizindir.
4. Siyasi eleştirinin sınırı, insan onuru ve tarihî hakikattir.
Kişisel görüşler elbette ifade edilebilir; ancak bu, iftirayla, hakaretle ya da ayrıştırıcı dille değil, bilgi ve saygı çerçevesinde yapılmalıdır. Toplumu kamplaştıran bu tür yaklaşımlar, kimseye fayda sağlamadığı gibi, ülkemizin ortak geleceğine de zarar vermektedir.
Sonuç olarak:
Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği olarak, mübadeleyle gelen tüm Rumeli Türkleriyle birlikte Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine ve Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına sahip çıkmaya devam edeceğimizi bir kez daha kararlılıkla ifade ediyoruz.
Tüm halkımızı; tarihî gerçeklere, toplumsal saygıya ve kardeşlik hukukuna uygun bir dil ve tavır benimsemeye davet ediyoruz.
Saygılarımızla,
Yusuf Gökçe
Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı ve Yönetim Kurulu
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)